28 Nisan 2008 Pazartesi

Play-off Günlüğü

Washington Wizards - Cleveland Cavaliers

Serinin özellikle Wizards açısından kırılma maçında Cavaliers rakibini çok zor da olsa yenmeyi başararak durumu 3-1 e taşıdı. Maç Wizards açısından evindeki ilk karşılaşmayı da kazandıktan sonra çok önemli bir hale gelmişti keza evinde seriyi 2-2'ye getirmesi Cleveland'daki maçta iplerin kopacağı maç haline getirebilirdi durumu. Tabi hayaller, beklentiler bir de bunları gerçekleştirmek için sahaya konulması gereken bir oyun var. Dün gece Wizards çok çabalamasına rağmen açıkcası LeBron'a teslim oldu. Serinin bundan sonraki ve belki de son maçı Cleveland'da olacak.

LeBron maç içinde Wizards taraftarlarının Overrated pankartlarına ve tezahüratına ( yuh nasıl overrated yahu ) 34 sayı 12 ribaund ve 7 assist gibi bir performansla cevap verdi ve maçı da (gene) tek başına Cavaliers'e taşıdı.

Dallas Mavericks - New Orleans Hornets
.
Dün itibariyle Dallas gösterdi ki bu takımdan bir halt olmaz. Evinde Hornets'e karşı seriyi beraberliğe taşımak için için bir maça çıkıp bu kadar mı kötü şut yüzdesiyle oynanır anlamak zor gerçekten. Jason Terry 6-16, Josh Howard 3-16, Jason Kidd 1-6, Devean George 2-7 ve genel takım toplamında .366 gibi berbat bir yüzde ile Play-off maçı kazanmak zaten imkansız. Dallas dün bu hücumla zaten az olan seriyi geçme şansını ateşe attı. Hornets ise kendi gibi oynadı West gene sayılarını attı, Chris Paul TD'a gene yaklaştı, zaten rakip böylesine kötü iken çok da fazla efor sarfetmelerine gerek kalmadı. Seri 3-1 olarak New Orleans'a taşındı.

Josh sanırım geçen hafta radyoda söylediklerini ve bu seride bu kadar kötü oynamasını düşünüyor. Yaz sezonu Mavericks ve onun açısından pek hoş geçmeyecek.
Phily 76'ers - Detroit Pistons

Doğunun süprizlerle dolu bu serisinde işler ilginç bir hal almaya başladı. Genç Phily seride 2-1 öndeyken evindeki bu maçı kazanıp doğunun favorilerinden Detroit'i iyice zora sokma niyetindeydi. Tabi konu Detroit olunca meydan okuma ve tecrübe bu takımın diğer adları oluyor. Bir önceki maçta Antonio Mcdyess'ın burnunun kırılmasıyla sarsılan ve maçı kaybeden Detroit bu sefer deplasmanda rakibine bu şansı tanımadı ve seride dengeyi buldu. Normalde buraya bile gelmesi bu serinin Phily açısından başarı tabi bizim gönlümüz gene de Phily'den yana.

Phily'nin AI 2'si Andre Iguodala bu maçta takımı adına hayalkırıklığı yaratan isim oldu. Sert savunma karşısında zorlama atışlar yapan Iguodala 4-16 gibi bir yüzdeyle oynadı ki zaten zor bir seride pek de telafisi olacak şeyler değil bunlar tabi.

Keyifler şimdilik yerinde Detroit'te, tabi saha avantajının olması önemli, ilk maçta verdikleri avantajı geri almanın ve eve dönmenin keyfi olduğu belli.

Phoenix Suns - San Antonio Spurs

Müjdeler olsun Suns süpürülmekten kurtuldu. Serinin deplasmandaki ilk iki maçında basit hatalarla maçı verdikten sonra evindeki ilk maçı da kaybedince seri adına kimin tur atlayacağından çok Suns süpürülecek mi yoksa hiç değilse bir maç kazanacak mı tartışmaları başlamıştı. Merak edilen sorunun cevabı dün gece ortaya çıktı ve en başta da söylediğim gibi müjdeler olsun Suns artık bir maç kazandı. Tabi bu maçın şöyle bir özelliği var Spurs bu maçı kaybetmeyi ta en başından beri net olarak göze almış. Suns'ın dış şutörlerine bu kadar sayı imkanı verilmesi gerçekten enteresan. Bell 27 sayıyla, Diaw 20 sayıyla, Barbosa 15 sayıyla oynamış ki hakkaten Barbosa hariç istatistikler enfes. Pota altı canavarları Amare ve Shaq'a da bu enfes yüzdeler yüzünden çok da fazla iş düşmemiş keza onlar pek de iyi atmamışlar. Diğer tarafta da güzel üçlü pek sayı atmayınca fark da 19 olarak bitmiş.

Duncan evine dönerken bu maçı affettireceği aşikar gerçi ama bu seride de gönlümüz hiç değilse bu maç için Suns'tan yana. Onlar kazansın seriye bir renk gelsin istiyorum gerçekten enfes maçlar oluyor.

Hiç yorum yok: