10 Kasım 2009 Salı

Robert Enke

Fenerbahçe-İstanbulspor maçıyla Türkiye kariyerine başlamış ve nokta koymuştu. Sonra devam etti kendi kariyerine, biz ise hayatımıza. Haberlerini duydukça o maç aklımıza geliyordu. 0-3'lük maçın ardından arkadaşlarımı nasıl kızdırdığım aklıma geliyor. Balili'de gol atmıştı o maçta, ertesi gün mahallede top oynarken her hareketimiz sonrası Balili diyerek kızdırıyorduk arkadaşlarımızı. Enke, yılın kalecisi seçildi, 1 maçta gönderildi diyorduk, haberini gördükçe anıyorduk bir anlamda. Artık kariyerine ve hayatına son noktayı koymuş.

Her ölüm üzücüdür, bu tarz adamların aramızdan ayrılması ise inandırıcı gelmiyor futbol aşığı bünyelere. Puerta'nın, Jarque'nin ve Foe'nin ayrılışlarında olduğu gibi. Sabah akşam futbolla yatıp-kalkıyoruz ve bu adamları izliyoruz sürekli. Bu adamlar hakkında yazılanları okuyarak zaman geçiriyoruz. Hafta sonu sahada göreceğimize inandığımız, maçlarını izleyeceğimize inandığımız adamlar bir anda gidiyorlar, aramızdan ayrılıyorlar işte.

Hiç yorum yok: