6 Kasım 2009 Cuma
# 19 Harry Kewell
Transfer haberini telefonla almıştım ve açıkcası inanmamıştım kendi gözlerimle resmi sitede görene kadar. Açıklanana kadar adı geçmemişti Galatasaray ile beraber. Yönetimin ilk gizli transferlerinden birisiydi belki. Sakatlığı hep soru işareti yaratıyordu akıllarda, zaten geldiği ilk günler rahat bırakılmadı. Sürekli sağlığıyla ilgili haberler yapıldı Kewell'ın.
Kayserispor ile oynanan Süper Kupa maçıyla beraber gönüllerde taht kuracağının işaretini verdi. Sezonun açılış maçında Kayseri'ye attığı golün bir benzerini aynı Kayseri maçında olduğu gibi Hasan Şaş'ın servisi ile ağlara gönderiyordu Kewell. Turuncu formanın en fazla yakıştığı adamdı geçen sene. Sezon sonunda 35 maçta 13 gole imzasını koyuyordu zaten. Attığı gollerin çoğu vuruş tekniği, topa hareketlenme anı açısından derslik goller Kewell'ın. Bordeaux maçında attığı gol, Hamburg maçlarında stoperde görev yapmasıyla o artık Galatasaraylıların vazgeçemeyeceği bir adam haline geldi. Sahada olsun veya yedekte olsun ama Kewell olsun. 10'dan Hagi'den sonra bu kadar sevilen bir yabancı nadir geldi Galatasaray'a. Hagi'nin yerini dünya üzerinde hiç bir futbolcu tutamaz, çok ayrıydı 10'la yaşananlar, 10'un yaşattıkları. Bugün A.Polat'ın yanında oturduğunu görünce bile anlamsız bir biçimde gülümseyebiliyorum veya Türkiye'ye geldiğinde herhangi bir yayında röportaj veriyorsa o kanala saldırmama sebep oluyor benim ve büyük çoğunluk için Hagi. Fakat ''10' 'dan sonra bu adam kadar sevebildiğim, kabullenildiğim Mondragon'u sayabilirim kendi adıma. Yarın sınavım olmasına rağmen ben bu adam hakkında gecenin 4'ün de kafama göre bir şeyler yazıyorum.
Eskisi gibi değil Kewell yaşadığı sakatlıklardan dolayı. Fizik olarak istenen seviyeye çıkamıyor, belki çıkamayacak sol tarafta topla buluşup 2-3 kişiyi son sürat geçemeyecek ama saha içerisinde duruşu, profesyonelliği, sempatik tavırları ve bu fiziki dezavantajına rağmen oyun olarak verimliliği ile gidecek haberlerinin gerçek olma olasılığı düşünüldüğünde taraftarı en çok korkutan isimlerin başında geliyor. En önemlisi bu adam futbolu aklıyla oynuyor eksiğini bu şekilde kapatabiliyor. Duracağı yeri, koşu yapacağı yeri, topa vuracağı anı ezbere biliyor. Kewell'ın uzun lig-kupa-Uefa üçgeninde tam performansını sürekli sahaya yansıtamayacağı bir gerçek. Zaman zaman kaybolabiliyor oyun içerisinde. Fakat yedek kalmayı bugüne kadar sorun etmemiş ve skor anlamında takıma 1,5 sezondur oldukça ciddi katkısı olan bir isim Harry. Bugün attığı golü atacak isimleri parmakla gösteririz. Topu alışı, düzeltişi ve gol sonrası artık alıştığımız gülümsemesi. Transfermarkt verilerine bakarsak 19 maçta 9 gol, 4 asist ile oynuyor bu sene.
Kewell'ın sözleşmesi bu sene bitiyor ve maalesef daha yenilendiğine dair bir haber okumadık. Sözleşme imzalamak istediği, teklif edildiği yazılıyor ama ertesi gün talipleri var gidecek deniyor. Yönetim taraftarın sesini duysun bırakmasın bu adamı, yeni sözleşme haberini okumak istiyoruz resmi siteden. Sami Yen'de, Aslantepe'de onun şarkısı ile dakikalarca bağıralım yine.
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
1 yorum:
büyük KAPTAN bile adamı 90+2 de oyuna almış bişey dememişti bea.
Yorum Gönder