15 Ağustos 2010 Pazar

Sivasspor 2 - 1 Galatasaray



Galatasaray'da transfer bitmez yazısını yazarken şu an içinde bulunulan tablonun sezona umutlu girmemi engellediğini yazmıştım. Buna rağmen santra ile beraber Allah utandırmasın,güzel başlayıp-güzel bitirelim diyip başladık maçı izlemeye. Geçen sezon 28.haftada Sivas deplasmanı ile lige tamamen havlu atmıştık. O dönemden bu döneme değişen hiçbir olay yok takımda. Gelenler, gidenler arattırıyor diyebiliriz hatta rahatlıkla. Bulduğumuz iki net pozisyon var birisi golle sonuçlanan. Bu iki pozisyonda defanstan atılan uzun toplar sayesinde ortaya çıkmış pozisyonlar. 2-3 senedir bas bas bağıran orta saha eksikliğine değinmek bile istemiyorum. Yazmaktan sıkıldık artık bu durumu. Galatasaray'la ilgili konuşurken artık tekrara giriyor söylenenler, yeni bir durum yok çünkü ortada. Sorun burada. İleride ayaklar sağlam, yetenekli ama topu oraya taşımadan doldur-boşalttan rakibin hatasını kollayarak üretmeye çalışan bunun sonucunda bugünkü pozisyon üretemeyen,baskı kuramayan takım ortaya çıkıyor. 2-1 olduktan sonra maçın çevirileceğine dair inancım yoktu ki ne maçları çeviririz diye izledik biz zamanında.

Maç öncesi Serdar'ın kadrodan çıkartılması ile bana göre doğruya dönme şansı vardı Rijkaard'ın. Batdal'ı ilk 11'e alıp Arda-Kewell ikilisini kanatlara koymak. Fakat bunun yerine Emre Çolak'ı oyuna sürdü Rijkaard. Kewell forvet oynadığı sürede yapabileceklerinin en iyisini yaptı, onunla ilgili bir sorun yok ama takımın diğer bölgeleri aksıyor, esas mevkisi dışında oynayan oyuncular yüzünden. Emre'nin daha önce kanat oynadığını sanmıyorum açıkçası, zaten Ali'den destek gelmedi o tarafta üstüne Emre'nin o tarafta nasıl oynayacağını bilememesi maç boyunca işlemeyen bir sağ kanat ortaya çıkardı. Zaten takımda Arda-Kewell ikilisi dışında düzgün iş yapan yokken bir koridoru daha iptal ettik bu şekilde.

Emre'nin çok ciddi şekilde fiziğini geliştirmek için çalışması lazım. Klasik örnektir ama Ronaldo'nun Manu'ya geldiği ilk dönem ki fotoları ve şimdiki fotoları çok şey açıklayabilir. Ona benzesin demiyoruz ama çalışmasını örnek alsın en azından. Gölge markaj yapmayı, kısaca mücadeleden kaçmayı bıraksın. Arda abisinin yanına gitsin Arda'nın dünyada belkide sayılı hücüm oyuncusunda olan kayarak top alma konusundaki yeteneğinden faydalansın, öğrenmek istesin. Arda, bugün sert gözüken bir tepki verdi Emre'ye. Onların arasındaki ilişki iki takım arkadaşı ilişkisinden çok daha farklı, bu bilinen bir olay. O yüzden büyütülecek bir tarafı yok. Bir şeyler kanıtlamak istiyor bu yüzden ne yapacağını kestiremiyor Emre. Ben çok güveniyorum ona, futbol zekasına. Gerisi kendisine kalmış. Aydın Yılmaz, Özgürcan önünde duran büyük örnekler ne tarafa yol alacağı Emre'nin kendi seçimi.


Aslında yazılacak çok fazla durum var maçla ilgili. Rijkaard'ın hala Aykut'ta ısrar etmesinin tek sebebi Ufuk'un Aykut'tan çok çok daha kötü olması herhalde. Başka türlü bir açıklaması yok. Yine yan toptan yenilen bir gol var, adam paylaşmada hata vardır vs. ama ne olursa olsun Aykut'un topa vurulurken durduğu yerin en ufak bir açıklaması yok. Kornerlerde Sabri dururdu direklerde bu maçlık yokluğunu aratmamak istedi herhalde. Ön direkte duran bir kaleci ilk kez gördüm tebrik ederim o yüzden Aykut'u. Kalli döneminden sonra gitseydi keşke bizde onu şampiyonluğu getiren kalecilerden birisi olarak hatırlasaydık Orkun'la beraber. Dün Casillas'la ilgili post atıyoruz, bugün Joe Hart'ın fantastik performansını izliyoruz böyle bir performans bekleyen yok ama Aykut çık yan topa,çık abicim.

Ali Turan'ı Fener maçında izlediğimizde bu adam 6 aya yakın top oynamadı,daha kamp dönemi var toparlar demiştik ama bugün oynadığı oyunun açıklaması yok. İleri çıkamaması, sağ tarafta dağılmasını geçtim ayak içi basit pasları veremeyecek, topu istop edemeyecek bir duruma gelmiş. Ali Turan'a bir garezim yok ama Uğur Uçar'ın mantıksız gönderilmesi hakkında çok doluyum. Uğur, belki bugün Ali'nin yerine oynardı, belki Ali'den daha kötü oynardı ama bu kadroda olması lazımdı Uğur'un.

Sorunlar çok ve kim ne derse desin maalesef yapılacak olan transfere bağlı takımın toparlanması bir şekilde veya Rijkaard geçen seneden beri bizde tutmayan sisteminden vazgeçecek eldeki mevcut kadroya göre bir şeyler düşünecek. Gidiş ne takım için ne kendisi için güzel değil şu aşamada. Yönetimin geçen seneden beri yaptığı ve 28.haftadan bu yana büyüyen çok büyük hataları var 1.suçlu konumundalar şu an ama 2.sırada Rijkaard ismi var benim için ve şu aşamada çok masum değil açıkçası.

Sivas'ta Mehmet Yıldız, çok sağlam dönmüş. Her pozisyonda olumlu iş yaptı, her topta hırpaladı Servet'i. Harika bir performans sergiledi. Ceyhun'da klasikleşmiş Galatasaray maçlarından birisini oynadı yine. Şu oyunu Ceyhun'u ilk kez gören birisine izletsen maç sonunda bu arada Sivas Ceyhun'un 15 veya 16.takımı desen nasıl olur diye şaşırabilir. Ama Ceyhun işte, istikrar problemi, agresiflik vs. heba olan bir yetenek. 1-2 takım daha ekler cv'sine sonra futbolla ilgili en iyi ihtimal yorumculuk.

4 haftalık çok zor bir fikstürü vardı Galatasaray'ın. İlk haftadan darbe alındı bu fikstürde. Son şampiyon Bursa, puansız dönülmeye neredeyse alışılan Es-Es deplasmanı ve Antep maçı. Bu 3 maç sezonun gidişini belirleyebilir ve çok sağlam şekilde hazırlanılmalı bu döneme aradaki eleme maçları da unutulmadan. Sabahın 7'sinde gereksiz uzunlukta bir yazı oldu aslında, takımın şu hali bastıkça bastırdı tuşlara...

Hiç yorum yok: