15 Şubat 2009 Pazar

All-Star weekend

NBA'de görsel show'un ve basketbolun kutlaması sayılan All-Star etkinlikleri cuma günü Rookie's - Sophomore maçıyla başlamıştı. Klasik olarak o maçı NBA'de ikinci yılını geçiren oyuncuların oluşturduğu sophomore takımı kazandığında (ki son yılların en çekişmeli maçı oldu) gözler dün geceye çevrildi. Haftasonu etkinliklerinin cumartesi ayağı dört bölümden oluşuyor. Bunlara kısaca göz atalım;

1 Haier Shooting Stars (Takım Şut Yarışması)


Burdaki amaç belirlenen altı farklı lokasyondan en kısa sürede basket kaydederek en kısa süreyi yapmak. Takımlar 3'er kişiden oluşuyor biri takımın NBA yıldızı, diğeri şehrin WNBA takımından bir yıldız ve klübün eski yıldız oyuncularından biri. Dünkü yarışmaya katılan takım ve yarışmacılar şu şekildeydi.

San Antonio: Tim Duncan, David Robinson ve Becky Hammon.
Detroit: Aaron Afflalo, Bill Laimbeer ve Katie Smith.
Los Angeles: Derek Fisher, Michael Cooper ve Lisa Leslie.
Phoenix: Leandro Barbosa, Dan Majerle ve Tangela Smith.
.
Son şampiyon San Antonio ve Los Angeles ilk turda elenirlerken finale Detroit ve Phoenix takımları kaldı. Detroit takımı ilk beş sektörü 13 denemede geçip parkuru da 58.4 saniyede tamamladı, ev sahibi Phoneix final serisine başladığında ilk beş sektörü 5 şutla geçince herkes 6.sektördeki atışa gözünü çevirdi ki bunu da sayıya çevirseler inanılmaz bir başarıya imza atacaklardı ama olmadı. Zaman farkı çok olmasına rağmen son sektörde 20 den fazla denemelerinde istedikleri şutu sokamayınca Detroit takımı 58.4 lük bir dereceyle bu yarışmayı kazandı.
Bill Laimbeer ise kişisel olarak iki kez bu yarışmayı kazanarak ilginç bir başarıya imza attı.

2 Playstation Skills Challenge (Yetenek Yarışması)

Bu seneki bir hayalkırıklığı yarışma ise yetenek yarışması oldu. Açıkcası bu gözler Deron Williams, Steve Nash, Dywane Wade, Chris Paul gibi isimleri gördü ki bu yüzden dünkü yetenek yarışması bu yüzden benim açımdan oldukça sönük geçti. Yetenek yarışmacısının katılımcıları şu şekildeydi;

Devin Harris, New Jersey Nets
Tony Parker, San Antonio Spurs
Derrick Rose, Chicago Bulls
Mo Williams, Cleveland Cavaliers

Mo Williams bu yarışmaya Orlando Magic'in guard'ı Jameer Nelson'ın sakatlanmasıyla davet edilmişti, açıkcası Mo'dan paslarda biraz zorlanmasını bekliyordum ama o ekstradan şutta da zorlandı ve kötü bir derece sayılabilecek 37.5'e imza attı. Gerçi beterin beteri var lafının doğruluğunu Parker bir kez daha kanıtladı. Bu yarışmadaki en kötü derecesini elinde tutan fransız oyuncu 2003'de yaptığı 45.5 saniyelik en kötü derecesini daha da geliştirerek 50.8'e çıkarttı. İlk turu 33.3 lük derecesiyle Rose ve 36.6 lık derecesiyle Harris geçerek finale çıktılar. Final serisinde ise Rose 35.3 saniye ile bitirip yetenek yarışmasını kazandı.

Bu alanda rekor ise 25.5 saniye ile Deron Williams'a ait. Başta da belirttiğim gibi bu yarışmada Deron'u, Dywane'i, Nash'i, C.P'yi gördükten sonra dün gece yetenek yarışmasından bir keyif çıkartmak zordu. Çıkmadı da zaten.

3 Foot Locker 3-Point Shootout (3 Sayı Yarışması)

Gecenin belki de en hakkaniyetli ve en keyifli mücadelesi bu oldu. Kısaca bahsedelim hemen; 22 yıldır All-Star haftasonunda yapılıyor bu yarışma ve amaç belli elbette 1 dakikalık süre içerisinde 25 topu 5 farklı lokasyondan puana çevirmek. Her bölgede bulunan 5 topun 4'ü düz renk ve 1 puan, bir tanesi renkli (MoneyBall)ve 2 puan sayılıyor. Katılan altı oyuncudan en başarılı 3 tanesi finale çıkıyor ve finalde de aynı kurallarla mücadele ediyor.

Dün gece bu mücadelenin en büyük merak konusu tartışmasız Kapono'nun 2 kez üstüste bu yarışmayı kazandıktan sonra bunu bir kez daha başarıp adını rekortmen olarak Boston'un efsane oyuncusu Larry Bird ve Chicago Bulls'un unutulmaz yıldızı Craig Hodges'un yanına yazdırıp yazdıramayacağıydı.
Bu senenin katılımcıları aşağıdaki gibiydi;

Mike Bibby, Atlanta Hawks
Daequan Cook, Miami Heat
Danny Granger, Indiana Pacers
Jason Kapono, Toronto Raptors
Rashard Lewis, Orlando Magic
Roger Mason, San Antonio Spurs
.
İlk tur sonunda Bibby, Granger ve Mason elenirken Cook, Lewis iyi bir performansla finale yükseldi, Kapono ise kendisine göre oldukça kötü bir performansa rağmen diğer katılımcıların çok kötü performansıyla finale kapağı atmayı başardı. Final serisinde ise Kapono 14 puanda kalırken Rashard Lewis 15 puan aldı, Cook ise son 4 şutunun hepsini sokarak 15 puan toplamayı başardı ve eşitliği sağlayarak Lewis'le birlikte 1 dakikalık bir ekstra uzatmayı oynamaya hak kazandı ve Kapono'nun büyük rüyasına son vermiş oldu. Burda Kaan Kural'ın verdiği bilgi de enteresandı, uzatma olmayacağını ve en çok renkli topu sokan Lewis'in şampiyon olduğunu söyledi. Sonrasında ise "kural değişmiş sanırım uzatma getirmişler" dedi ki All-Star'da bu yarışma başladığından beri hep uzatma turu vardır velhasıl bilgisine saygı duyduğum Kaan Kural'dan beklenmedik bir gaf geldi.


Uzatma turunda ise Lewis şut stili gereği zıplayarak ve yüksekten kullandığından son turda aşırı yorgunluğun etkisiyle şutlarını sokamadı ve sadece 7 puan toplayabildi. Cook ise 19 puan toplayarak bu senenin 3 sayı yarışması galibi olmayı başardı. Burda şut stilinin ne kadar fark yarattığını da görmüş olduk. Açıkcası cumartesi gecesinin benim açımdan en keyif veren yarışmasıydı hiç tartışmasız, Kapono'nun tarihe geçme şansı, Cook ve Lewis'in son toplardaki başarısıyla uzatmaya taşımaları ve uzatmada Cook'un gösterisi çok güzeldi.

4 Sprite Slam Dunk Contest (Smaç Yarışması)


All Star etkinliklerinin en klasiği olan smaç yarışmasında bu zamana kadar çok büyük isimler çok efsanevi hareketlere imza attılar (Michael Jordan, Dominique Wilkins, Vince Carter, Jason Richardson vb.). Bu yarışmadan kısaca bahsetmek gerekirse iki tur üzerinden gerçekleştirilen bir yarışma bu ve her katılımcının iki hakkı bulunuyor, ikinci hakkında ise katılımcı bir yardımcıyla smaç yapmak zorunda. Dört kişilik jüri, oyuncuların smaçlarını 10 üzerinde notlarla belirliyor ve iki hakkında en fazla puanı alan iki yarışmacı ise finale çıkmaya hak kazanıyor. Final serisinde ise bu sene dünya üzerinde yapılan oylama sonucu finalden şampiyon belli oldu.

Bu senenin katılımcıları aşağıdaki gibiydi ki JR Smith'in Rudy Gay'in sakatlığından dolayı katıldığını da belirtmek lazım;

Dwight Howard, Orlando Magic
Nate Robinson, New York Knicks
J.R. Smith, Denver Nuggets
Rudy Fernandez, Portland Trail Blazers

Bu senenin tartışmasız en büyük hayalkırıklığı ve en büyük hak yeme gösterisi kesinlikle smaç yarışmasında yaşandı. En baştan belirteyim Tom Chambers, Dan Majerle, Kevin Johnson, Cedric Ceballos and Larry Nance'tan oluşan Jüri üyeleri berbat bir puanlama sistemi yapıp, çok bariz bir şekilde taraf tuttular, açıkcası utanmaları lazım bu kadar emek hırsızlığı yaptıkları için.


İlk turda J.R Smith gayet vasat bir smaç vurup 43 puan aldı, ikinci sırada çıkan smaç yarışmasına katılan ilk enternasyonal oyuncu olan Rudy Fernandez ise ispanya'nın NBA'de oynayan ilk oyuncusu Martin'in formasıyla çok şık ve tamamlaması çok zor bir smaca imza attı,
ben 47-48 puan beklerken sözde Jüri üyeleri 42 puan verdiler, sonrasında Nate maçta bile yapılabilecek bir smacı yaptığı için 45 puan alırken, Howard denemelerinden sonra yaptığı basit ötesi smaçla 50 tam puan aldı.

İkinci denemelerde JR Smith " benim ne işim var burda sıkıldım yahu " dercesine yaptığı smaçla işini erken bitirip çekilirken, ispanyol oyuncu Fernandez biraz deneme yapmasına rağmen yine de uygulanması zor ve gerçekten estetik bir smaca imza attı, tabi burda bu denemelerin Gasol'un vermek isteyip de veremediği paslara da dayalı olduğunu belirtmek lazım ki bu smaca rağmen jüri yine 42 puan vererek ispanyol oyuncuyu finalde istemediğini açıkca belirtmiş oldu. Burda denemelerinden dolayı puan kırıldığı düşünülse de zaman kuralının Nate Robinson yüzünden çıktığını da hatırlatmak lazım, açıkcası bu smacın değeri kesinlikle bu olmamalıydı.

Nate Robinson'un ikinci denemesinde ise takım arkadaşı Chandler yerde dizlerinin üstünde dururken Nate onun üzerine basıp zıplayarak normal bir smaç vurdu ve jürinin üstün katkısıyla adını finale yazdırdı. Son şampiyon Howard ise süpermenliğinin hakkını vermek adına büyük bir show yaptı. Önce bir telefon klübesi getirtti ve içine girerek Klark Kent'ten taktığı pelerinle Süpermen'e geçiş yaptı. Sonrasında yeni getirttiği potanın boyunu yükselterek yaptığı smaçla (yine!!) 50 tam puan alarak finale çıktı. Show kısmı tamam çok güzeldi ama ya smaçlar?? Açıkcası organizatörler böyle buyurmuş ve David vs. Goliath yada Superman vs. Krpytonate finalinin ilgi çekeceği düşünülüp uygulamaya konulmuş.

Final serisinde ise Nate gene basit denilebilecek bir smaç yaptı ki bu smaçta sadece boyu küçük diye güzel gözüktü de bu mu olmalıydı final serisinin smaç seçimi orası tartışılır ama sırf boy yüzünden böyle ajitasyonlar büyük saçmalık.Sonrasında Howard sahne aldı, potanın yan tarafına çarptırıp gerçekten çok güzel ve etkileyici bir smaç yaptı ve final serisinin ilk smaçları itibariyle Howard çok daha hakeden bir görüntü çizdi. İkinci smaçlara geçildiğinde ise Nate yeşil Knicks formasıyla o supermense ben de kriptonitim dercesine bir harekete imza attı. Howard potanın önünde durdu ve onun üzerinden Nate bir smaç vurdu. Etkileyiciydi açıkcası ama gene işte organizatörün beklentileri ve boyu vurgulamak adına yapılmış bir smaçtı zor muydu eh o boya göre zordu ama genel olarak vasatın biraz üstüydü ki Howard biraz eğilmese Nate yüzüstü yere kapaklanacaktı o da ayrı bir detay. Son smaç olarak Howard Jordan'ın yaptığı faul çizgisinden yaptığı smacı yaptı (tabi biraz daha önden) bu arada seyirciyi vücuduyla etkilemek için giydiği slim boy forma da gözümden kaçmadı. Yaptı ama açıkcası Nate'in şoparlık kıvamındaki showmenliğinin hemen arkasından bu çok da etkili olmadı. Sonuç itibariyle tüm dünyadaki seyirci oylamasıyla Nate Robinson % 52'lik bir oranla yarışmayı kazanıp bir kez daha smaç şampiyonu oldu.
İki şampiyonluk ve ikisi de sonuna kadar hakedilmemiş. Gerçekten rezalet. Açıkcasısmaç yarışması her sene bir sene öncesine göre çok daha kötüye gidiyor. Bu oylama sistemine bir çözüm getirilmezse ( mesela her takımdan bir oyuncuyu Jüri üyesi yapmak, yada 20 li bir jüri topluluğu vs gibi) ilgiyi kaybedecekler.

Hiç yorum yok: