Medyanın Arda üzerine yoğunlaştırdığı bitirme kampanyası son zamanlarda iyice çoğaldı. Derbide çıkan kavganın ardından başlayan Arda düşmanlığı, Belediye maçından sonra iyice şiddetlendi derken, son günlerde okuduğumuz haberler ve çıkan köşe yazıları işi şaka boyutuna getirmeye başladı. Daha önce rahat spor giysiler giyerken " topluma örnek olsun, adam gibi giyinsin" denilen Arda, geçen aylarda takım elbise giyiyor diye bu sefer de kurtlar vadisi mi burası diye tepki gördü. Striptiz klübü, havaalanı zırvalığına ise hiç girmiyorum bile.
Son dönemdeki en salakça, rant kovalayan açıklamalar da faydası kendinden meçhul Umut vakfı diye bir vakfın yöneticisi tarafından yapıldı. Arda'nın üzerinden "aman bizimde adımız geçer, fırsat bu fırsat" diye açıklama yapmayı görev edinmiş bir kişi "Bu seviyedeki bir adam üzerinde öyle tshirt'le gezer mi, insanları silahlanmaya özendiriyor, ülkedeki silah sevgisi bu sayede çoğalıyor" falan filan dedi. Birincisi o tshirt Dolce&Gabbana kreasyonu ve silahı özendirmek bir yana Scarface'e gönderme yapan bir t shirt. Bir diğer tarafı da İsveç'te mi yaşıyoruz ulan biz, zaten bu ülkedeki insanların çoğunun silah tutkusu ve zulasında bir silahı yok mu? Her önemli avrupa maçı vs den sonra gelen galibiyetlerde silahlı çatışma içine girmişiz gibi bir hisse kapılmıyormuyuz? Bir de böyle sanki ülkede herkes fevkalade masum ve iyiniyetliymiş gibi, "özendiriyor, doğru yoldan çıkaracak tüüü yaktı toplumu yaktı ahh ahh" falan zırvaları da komiklik artık.
Bugünde aynı mevzuyu "Allaahhh çamur atma şansı, ama gizliden yapayım bunu tepki çekmeyeyim"cilerin en kralı Fanatikteki, en basit kalemlerden Hamit Turhan kaleme almış. "Messi çocukları pençesine alan genetik bir hastalığın adını tişörtüne taşıyarak dünyanın dikkatini bu illete çekiyor. Biri ne kadar anlamlıysa, diğeri o kadar manasız ve sığ. Messi yaşatın diyor, Arda ise..." diye başlamış. Burada durup da ne oldu cümlenin sonunu tamamlamak yemedi mi, mahkeme falan olur diye sormak isterim kendisine ama cevap alamam tabi. Onu yap, bunu yapma diye ahkam kesen Hamit Turhan, keşke bu ahkamlarından birazını da kendi üstüne alsa. Mesela en basitinden meslektaşı olan John Cross sadeliğiyle ve akıcı diliyle yazısını yazsa. Hani hep serde bir özentilik var ya.
Hayal mi ? Bence de ..
Messi'ye bak Arda, ama John Cross'u görünce kafanı çevir Hamit.
Bunu tek kişiden genele yayalım yada, passat arabalar,yalakalık sınırlarını zorlamasalar, birazcık bilgi dağarcığına sahip olsalar da ona göre yazsalar ( Mesela Carles Puyol'a "Real Madrid'li Charles Pungol diyen bir adam şu anda kariyerinde zirvede bu ülke de) daha iyi olmaz mı?
Medyanın boğazına kadar çamura batmışları, şimdinin "aha paçana çamur sıçramış" diye hesap sorucuları kesilmişler. Hemde Dolce&Gabbana yüzünden.
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
1 yorum:
top [url=http://www.c-online-casino.co.uk/]uk online casino[/url] brake the latest [url=http://www.realcazinoz.com/]free casino bonus[/url] unshackled no set aside hand-out at the best [url=http://www.baywatchcasino.com/]charitable casino games
[/url].
Yorum Gönder