10 Eylül 2008 Çarşamba

Türkiye 1 - 1 Belçika

Ermenistan maçından sonra Belçika maçını da alıp 6 puanla güzel bir başlangıç yaparız diye düşünüyordum bu maç öncesinde. Sahaya çıkan kadroda şaşırtıcı olan tek isim Hakan Balta’nın yokluğunda sol bekte Denizlisporlu Çağlar Birinci tercihi oldu. Uğur Boral’ın oynamasını bekliyordum bende büyük çoğunluk gibi. Çağlar’ın ilk milli maçı oldu ve çokta iyi oynamadı bu seviyede. Arda, sürekli tek başına kaldı sol kanatta. Maç boyunca sadece 1 tane bindirme yaptı Çağlar, Arda’nın arkasından. Sakat olan Aurelio’nun yerinede M.Topal vardı kadroda. Maçın hemen başlarında iyide başlayan Tuncay’ın sakatlanması sonrası Halil oyuna girdi ama maç boyunca tek olumlu hareketini göremedik Halil’in Milli takıma alınmazsa her zaman ‘’Schalke’de başarılı maçlar çıkarmasına rağmen kadroya nasıl alınmaz’’ kalıbı kullanılıyor ama Milli takım forması altında bir türlü olmuyor işte Halil. Belçika, çok koşan herkesin bahsettiği gibi genç oyunculardan oluşan bir takım ama bizi yenebilecek güçte bir takım olmadıklarını gördük bu maçta. Belçika’dan golü yiyene kadar Arda dışında sahada futbol adına bir şey yansıtamadık bir türlü. Oldukça komik bir gol yedik zaten. Gereksiz yere yapılan bir faul, rakip takımın forvetini yani ilk başta önlem alınması gereken isimlerden birisini kimsenin tutmaması ve Volkan’ın sadece giden topu izlemesi Belçika’yı 1-0 öne geçirdi. Bu dakikadan sonra bizimkilerin aklı başına geldi aslında. Topu kanatlardan oynamaya başladık. Gökhan Gönül’ün devreye girmesi, Emre’nin aldığı topu sürekli kanatlara açması işe yaradı. Golü yapabilecek ortalarda geldi aslında ama ilk yarıyı golü bulamadan kapadık.


2.yarıda sağ kanatta hiçbir varlık gösteremeyen Kazım’ın yerine M.Topuz girdi ama Topuz sağ açık oynamak yerine o bölgede Gökhan’ı yalnız bırakarak ortaya daha yakın oynadı. Bu şekilde olunca iki kanattaki tüm yük hiç destek alamayan Arda ve Gökhan’ın üstüne kaldı.Bu iki isimde bir yere kadar taşıyabildiler bu yükü. Özellikle Arda’ya en çok ihtiyacımız olan anlarda Arda oyundan düştü. 3.oyuncu değişikliği için Ayhan’ı bekledim 2.yarı boyunca ama Fatih hoca Topal’ı çıkartıp Mevlüt’ü sahaya sürdü. Emre’nin iyi oynamaya başladığı dakikalarda onun yanında top yapabilecek-Emre’ye eşlik edip ileriye de çıkabilecek bir isime ihtiyaç vardı. Mevlüt’ün sağ açığa geçmesiyle M.Topuz Emre’nin yanına iyice yerleşti ama beklenileni veremedi. 1-1 yakaladıktan sonra sürekli şişirmekte saçma bir yöntemdi. Maç boyunca neredeyse tek hava topu indiremedik ama topu şişirmekten vazgeçmedik. Kendi evimizde bizden güçsüz bir takıma kaybedilen 2 puan kötü oldu. Önümüzde kendi evimizde oynayacağımız Bosna ve Estonya deplasmanı var. Bosna bugün Estonya’yı 7-0 ile geçti ve umutlu bir şekilde gelecek buraya. Yapılacak puan kaybının telafisi olmaz bundan sonraki 2 maçta. Bu takımın Dünya Kupasına katılamaya hak kazanacağına inanıyorum. Yine ıstırap çektirirler ama başarırlar bu işi. İspanya şu sıralarda oynanan maçta Ermenistan önünde 2-0 önde 6 puanla başladılar gruba.Eklemeden geçmemek lazım bu arada F.Engin ve Selçuk Yula maç boyunca işkence ettiler maçı izleyenlere. 4.oyuncu değişikliğini bekleyen S.Yula için söylenecek çok fazla şey var aslında…

Hiç yorum yok: