Forlan attı, Forlan aldı. İlk yarıda ortada geçen maçın sonunda arka arkaya kornerlerden faydalanamayan Atletico, kaderine razı gibiydi ikinci yarıda ama fizik üstünlüğünü kullanan Fulham’da bir türlü işi bitirecek golü atamadı. Zamora 90 dakika oynayabilse belki onlar adına farklı olabilirdi. Onlar için de önemliydi, iyi de oynadılar.
Atletico buraya kadar sabit bir oyun oynayarak gelmedi. Bazı maçların bazı bölümlerinde Şampiyonlar Ligi finaline giden bir takım gibi oynadı ama aynı maçta bu görüntüden 10 dakika sonra La Liga’da düşmemeye oynayan bir takım gibi oynadı. Çook eksikleri olan bir takım ama buraya kadar inançla geldiler. İsim olarak birbirinden yetenekli oyuncular ama Simao’da Reyes’de hatta Kun bile bir var bir yoklar saha içinde. Çok sıkıntılı bir dönemde tarih yazdı Atletico Madrid.
Flores, dün UEFA röportajında buraya kadar gelebilmelerinin en önemli nedeni/motivasyonu olarak Galatasaray maçını göstermiş İstanbul’da ki. ‘Takımın kendine güvenini yerine getirdi’ diyor o maç için. Galatasaray taraftarının haklı olarak unutamadığı o maç aslında kupayı Atletico’ya getirdi. Sadece Galatasaray maçında çok fahiş bir hakem hatası oldu. Kimse Valencia demesin maç başında aynı hakemler Forlan’ın nizami golünü vermedi. Hakemlerin ofsayt kaçırmaları, çizgi hakeminin görevini yapmaması da Atletico’nun suçu değil. Orası için adres UEFA ve yetersiz hakemleri.
Atletico Madrid oyuncularının tarihi başarılarını kutlamak için 1 haftaları var. Sonrası ise, Kral Kupası Finali.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder