Maç klasik bir şekilde başladı Anfield'de Liverpool maçlara inanılmaz arzulu ve baskılı başlıyor, ki bunun da meyvesini 6. dakikada buldukları golle aldılar. Sonraki dakikalar gene malum, Liverpool baskısının artması ve hızlı toplarla Chelsea'nin rakip kaleye inme çabaları. Bu sefer başarılı da oldular, girdikleri birkaç net pozisyon var ki ikili karşılaşmalarda alıştığımız Liverpool'un evinde böyle pozisyonlar vermesi şaşırtıcıydı. Gol öncesine kadar oyunun asıl hakimi evsahibiydi, 39.dakikada kazanılan kornerde İvanoviç'in yaptığı koşu kadar, Reina'nın anlamsız hamlesi de etkiliydi. Skor eşitleyen golün bir dakika sonrası Kuyt çok müsait pozisyonda golü atamayarak, maçı tekrar klasik Anfield maçına çevirme imkanını kullanamadı.
Devre böyle bittikten sonra ikinci yarıda bana göre maçın kırılma anı Torres'in plasesinin az farkla dışarı çıkması oldu. Sonrasında kazanılan köşe vuruşu, gene aynı isim, aynı hamleler ve gene gol, ki Gerrard buna uyandı ama yeterli olmadı. Golden sonra Pool moralman çöktü ki hiç beklemiyorlardı belki de geriye düşmeleri ve maç da aslında onlar açısından orada bitti. On dakikalık dağılma sürecinde Ballack'ın enfes pasını (ofsayt yokmuydu?) Malouda asiste çevirdi ve Chelsea'yi Drogba 3-1'e taşıdı.
Kazanan Hiddink oldu, ki bunu yaptığı net hamlelerle fazlasıyla haketmişti zaten, oyuncular da gününde olunca kendisine evinde büyük avantaj sağlayacak skora da imza atmış oldu. Chelsea- Barcelona yarı finali bir mucize olmazsa güzel bir mücadele olacak.
1 yorum:
3. gol açık ofsayt..
Yorum Gönder